Deri Hastaliklari Deri Hastaliklar Hastalik

Deri Hastalıkları, Deri Hastalıklar

Deri ve derinin bölümlerini (saç, tırnak, ter bezleri) oluşturan bölgelerde görülen hastalıklar, asalak ve mikroorganizmaların neden olduğu bulaşıcı hastalıklar (mantar, uyuz vb.) ve para­zitlerin neden olmadığı, aynı zamanda bulaşıcı olmayan hasta­lıklar (egzama, kurdeşen vb.) olmak üzere ikiye ayrılırlar. Asa­lakların neden olduğu hastalıklara karşı, ilaçlar ve dezenfeksiyon yoluyla çabuk güvenilir bir sonuç sağlamak mümkün­dür. Bulaşıcı olmayan cilt hastalıklarında ise durum daha de­ğişiktir. Bu hastalıklara metabolizma bozukluklarının neden olduğu kanısı çok yaygındır. Hastalıkların oluşumunu kolay­laştıran etkenler olarak hatalı beslenme, alkol, sigara ve kah­ve, bazı giysiler ve sağlık koşulları uygun olmayan yerlerde ya­şamak sayılabilir. Bunların yanı sıra, kalıtsal etkenler ve aler­jik durumlar da unutulmamalıdır. Birçok durumlarda deri hastalıklarını teşhis etmek çok güç olmaktadır. Bu nedenle de tedavi şeklinin saptanması birtakım güçlükler yaratmaktadır. Deri, yaklaşık 16,000 santimetre karelik bir yüzeyi kaplayan en geniş yüzeyli bir organdır. Deri vücudu dış etkenlerden korur ve aynı zamanda organizmanın dış dünya ile bağlantısını sağ­lamakla görevlidir. Derinin kalınlığı 1-4 milimetre arasında de­ğişmektedir.

Deriye dokunma duyusu

Deri, üst ve altderi olmak üzere iki tabakadır. Üstderi de ikiye ayrılır. Havayla temas eden ve birçok ölü hücreden oluşan bi­rinci tabaka, boynuzsu tabakadır (koruntabaka). Üstderinin ikinci tabakası, içinde boya tanecikleri (pigmentler) bulunan ve altderinin iç yüzeyine doğru birtakım çıkıntılar veren malpighi tabakasıdır.

Altderi, bağdokusundan yapılmıştır. Altderinin dış yüze­yinden üstderinin malpighi tabakasına doğru uzanan, içinde duyu oluşumlarıyla kılcal damarlar bulunan birçok çıkıntılar vardır. Altderi tabakasında ter bezleri, kıl kökleri, yağ bezleri, damarlar, sinirler bulunur. Altderinin altında, darbelerin etki­sini azaltan, ısının vücuttan kaçmasını engelleyen ve vücut için yedek besin maddesini oluşturan bir yağ tabakası vardır. Bu yağ tabakası, altderiyi daha altta bulunan organlara, özellikle kaslara bağlar.


Kıl, saç ve tırnaklar boynuz maddesinden (korun madde­si) yapılmıştır. Bir kıl incelendiği zaman, bir bölümünün gev­şek bir özle dolu bulunan uzun ve dar bir borudan yapılmış olduğu ve kıl kökü ile deriye girmiş olduğu görülür.

Deride birçok küçük bez bulunur. Bunlar ter bezleri ve kıl dibi bezleridir. Kıl dibi bezleri, sebum adı verilen deri yağı sal­gısını yaparlar. Bu yağ, erimiş durumda olduğundan, hem kıl­ları yağlar hem de deri yüzeyinde yayılarak derinin yumuşak durmasını sağlar. Dar ve uzun kanallar olan ter bezleri altderinin içinde yumak halinde durur. Ter bezleri, gözenek adı veri­len delikçiklerle dışarıya açılır. Ter, içinde su ye metabolizma artıkları, özellikle tuz bulunan oluşumdur. Deri, aynı zaman­da, dış uyartıları içinde bulunan özel sinirler aracılığıyla alan bir dokunma organıdır. Deride, dokunma olaylarıyla ilgili ya­pılar vardır. Bu yapıların arasında en önemlisi, dokunum cisim­cikleri adı verilen yapıdır. Dokunum cisimcikleri aracılığıyla bir cismin ağırlığını (basınç duyusu), sıcaklığını (ısı duyusu) ve sertliğini (dokunma duyusu) anlayabiliriz.