Yaslilarda İhmal ve İstismar

Yaşlılarda ihmal ve istismar



Yaşlı istismar ve ihmali "hırpalanmış yaşlı kadın" (granny battering) terimi ile literatürde 1970'li yıllardan beri tartışılan bir sorun olmasına karşın tanımına ilişkin bir görüş birliği yoktur (65).



Uluslararası Yaşlı İstismarının Önlenmesi Kuruluşu ve WHO Toronto Deklerasyonu'na göre yaşlı istismarı "Güven beklentisi olan herhangi bir ilişkide yaşlıya zarar veren veya strese sokan tek ya da tekrarlayan uygunsuz davranışlarda bulunulmasıdır". "Yaşlı bireylerin sağlık ve iyilik halini tehdit eden veya zarar veren tek ya da tekrarlayan davranış" veya " belli bir zaman dilimi içerisinde bir yetişkin tarafından yaşlının o kültürde kabul edilmeyen bir davranışa maruz kalması" şeklinde de tanımlanabilmektedir (65,66).



Yaşlı ihmali ise bakmakla yükümlü bireylerin (aile üyeleri, sosyal kurum çalışanları, özel bakıcılar), yaşlının günlük gereksinimlerini karşılamamasıdır. Ayrıca yaşlının fiziksel güçsüzlük, mental hastalık, yetersizlik durumunda gereksinim duyduğu hizmet ve bakımı alamaması ya da yetersiz alması olarak tanımlanmaktadır (65).


Yaşlı istismar ve ihmali genel olarak aşağıdaki şekillerde görülmektedir;



Fiziksel istismar: Yaşlı bireye bakan veya yaşlının güvendiği bir konumda olan kişi tarafından yaşlıya kasıtlı olarak ağrı, acı verici her türlü bedensel uygulama fiziksel istismar olarak kabul edilir. Kişilere karşı yapılan dövme, çarpma, tokat atma, tekmeleme, eşya fırlatma, ısırma gibi her tülü fizik eylem bu sınıflama içerisindedir



Deri bütünlüğünün bozulmuş olması, kesi ve çürükler, boyun ve kollarda sıkma izleri, el ve ayak bileklerinde zincir ip halat izleri, saçlı deride kanama, yaralar hakkında inkarcı davranış ve haraketlerlar, yanıklar, iyileşmiş yara izleri fiziksel istismarın olası belirtilerinden bazılarıdır.


Emosyonel/Psikolojik istismar: Yaşlının güvendiği konumda olan birisi tarafından sözel veya sözel olmayan yolla ruhsal açıdan acı veren veya strese sokan davranışlardır. Örnek olarak sözel saldırı, küçümseme, aşağılama, gözdağı verme, tehdit etme, utandırma, sürekli eleştirme, korkutma, lakap takma, zorla çevresinden ayırma vb. yer almaktadır.



Sebepsiz korkak ve şüpheci davranışlar, çekingen ya da tepkisiz tutumlar, kaçamak cevaplamalar, bilinç bulanıklığı, uyum bozukluğu psikolojik emosyonel istismarın olası belirtilerinden bazılarıdır.



Cinsel istismar: Yaşlının isteği dışında herhangi bir türde cinsel ilişkiye girilmesidir. Örnek olarak isteği olmadan dokunma, tecavüz, zorla soyunma, açık şekilde cinsellik içeren fotoğraf çekme vb. yer almaktadır



Genital veya anüs bölgesinde ağrı, kaşıntı, kanama, yaralar, çürükler, kanlı giysi ve iç çamaşırları, meme uçlarında çürük ve yaralar cinsel istismarın olası belirtileridir (77).



Ekonomik istismar: Güvendiği konumda olan birisi tarafından yaşlı bireyin para veya malının kötüye kullanılması veya çalınması ekonomik istismar olarak kabul edilir (67,68).



İhmal: Bilerek veya bilmeden yaşlı bireyden yiyecek, içecek, ilaç, tıbbi cihaz gibi (protez, gözlük, işitme cihazı) ihtiyaçlarını esirgemek, bakım vermedeki sorumluluklarını yerine getirmede isteksiz davranarak veya reddederek yaşlıya duygusal, fiziksel acı ve sıkıntı vermektir. Yeme, giyinme, ısınma, kişisel hijyen gibi gereksinimlerin karşılanmaması, duygusal-sosyal uyarının sağlanmaması, uzun zaman yalnız bırakılması vb. ihmal olarak kabul edilmektedir (65).



Terk edilme: Yaşlı bireyin bakımından sorumlu olan kişi tarafından terk edilmesidir.

Yaslilarda Yanik

Yaşlılarda Yanık



Termal yaralanmalar özellikle yaşlı nüfus için ciddi risk oluşturmaktadır. Bunların 1/3’ü alkolün etkisinde iken, yatakta sigara içerken veya binada yangınla ve toksik ürünlerle karşı karşıya kalarak yaralananlardır. Geri kalanları sıcak maddelerle uzunca temas edenlerdir. Düşmelerde olduğu gibi dejeneratif hastalıklar ve fiziksel bozukluklar termal yaralanmalara oluşmasında etken olabilmektedir. Sıcak yüzeylerle veya sıvılarla ve yangınla karşı karşıya kalan yaşlılar, yangın sırasında kendi başlarına çoğunlukla hareket edemezler. Termal yaralanma sonrası solunum sistemine ve böbreğe ait hastalıklar ciddi sorunlar meydana getirmektedir.



Yanık, özellikle gelişmekte olan ülkelerle en önemli halk sağlığı sorunlarından biridir. Özellikle çocuklar ve yaşlılar yanık oluşumu açısından iki büyük risk grubunu oluştururlar. Herhangi bir yangın, patlama veya kaza gibi acil durumlarda yaşlıların kaçıp kurtulma yetilerinin sınırlı olması, risk algılamalarındaki eksiklik en önemli etkenlerdir. Yaşlı hastalarda meydana gelen yanıkların iyileşme süreci de erişkinlerden farklıdır. Kırk beş yaş altı popülasyonda %60-70 genişlikte bir yanık yaralanmasının %50 ölüm oranı varken 65 yaş üstü grupta %20 genişlikte bir yanığın %50 ölüm oranı vardır. Bu oranlar yanıkta yaşa bağlı ölüm oranının ne ölçüde değiştiğini göstermesi açısından dikkat çekicidir (22).



Yaşlı hastalarda yanık yaralanması meydana geldiğinde tedavide mümkün olduğunca hızlı davranılmalıdır. Yaşa bağlı yara iyileşmesinde gecikmeler olabileceği göz önüne alınmalı, gerektiğinde yanık yaraları cerrahi olarak eksize edilerek greftlenmelidir


Kaynak; http://zehirlenme.blogspot.com