Pilatesin Yararlari Nelerdir

Pilatesin Yararları Nelerdir



Esnekliği geliştirir ve eklemlerin tam hareket açısında çalışmasını sağlamaktadır.


Dayanıklılık ve kuvveti arttırmaktadır.


Hareket sırasında tam ve derin nefes almaktan faydalanmayı öğretmektedir.


Core stabilizasyonunu geliştirir, içeriden dışarıya çalıştırmaktadır.


Daha uzun, ince ve dengeli vücut oluşturmaktadır.


Ayakların ve bileklerin işlevini geliştirmektedir.


Postürü düzeltmektedir.


Yaşamı daha kaliteli hale getirmektedir.


Vücudun zayıf bölgeleri arasındaki dengeyi kurmaktadır.


Pilates koordinasyon, denge, esneklik, kassal dayanıklılığı geliştirebilen ender egzersizlerden biridir. Pilates metodu, egzersizin fonksiyonel bir şeklidir, çünkü hareketlerin değişik düzlemdeki kombinasyonu şeklindedir.



Pilates egzersizlerinin ilk çıkışı tedavi amaçlı olmuştur. Daha sonraları kasları kuvvetlendirmek için kullanılmıştır. Günümüzde ise özellikle, konsantrasyon gerektiren bu egzersiz türü vücut postürünü geliştirmek ve sağlıklı bir vücuda sahip olmak için kullanılmaktadır.



Pilates'in fiziksel yararlarının yanı sıra psikolojik yararları da bulunmaktadır. Bireylerin içe dönük bakmasına yardımcı olmaktadır. Bu egzersiz ile vücudun ne yaptığı üzerine beynin odaklanmasına yardım eden nefes vurgulanmaktadır. Pilates temelli egzersiz yapan kişiler, çalışmaların kendilerini daha sakin, enerjik, yenilenmiş hissettirdiğini ve kendilerinin farkına vardıklarını söylemişlerdir.



Pilates Egzersizinin Temel Prensipleri



J. Pilates hem doğu felsefesini hem de batı tekniklerini geliştirerek karma bir egzersiz yöntemi geliştirmiştir. Pilates, temelini oluşturan bu 6 prensibe dayanmaktadır.


Konsantrasyon


Kontrol


Merkezleme


Akıcılık


Duyarlılık


Nefes Alma



Konsantrasyon



Konsantrasyon, bütün hareketlerin anahtarı olmakla beraber piktesin ilk yol gösterici prensibidir ve çok önemlidir. Çünkü vücudun her detayına saygı duymayı öğretmektedir. Pilates'e göre her egzersizinizde doğru hareketlere konsantre olunması gerekmektedir. Uygunsuz yapılan hareketler sonucu, hayati kazanç değerleri bununla doğru orantılı olarak azalmaktadır.


Pilates hareketlerini etkili bir şekilde yapma vücudun hareketine tamamen konsantre olmayı gerektirmektedir. Hareket ve kaslara odaklanma, bedeni ve zihni birbirine Bağlamaktadır


Kontrol



Pilates egzersizleri kişiye kendi vücudunu kontrol etmeyi öğretmektedir . Kontrol aynı zamanda bütün programın arkasındaki amaç ve düşüncedir J.Pilates, her egzersizi tasarlarken çoklu kas gruplarının titiz ve odaklanmış bir şekilde çalışmasına özen göstermiştir. Egzersiz sırasında gelişigüzel hareket etmek sakatlılara yol açabilmektedir. Merkez kasları harekete geçirmek ve vücut pozisyonuna önem vermek egzersizin üzerinde kontrollü olunmasını sağlayacaktır.



Pilates, vücut hareketlerini kontrol etmede düşüncenin gerekliliğini vurgulamıştır. Hareketi kontrollü ve düzgün bir şekilde yapma, onu hangi derecede fleksiyon ve ekstansiyonda yaptığından veya ne kadar güç harcadığından daha önemlidir



Merkezleme



Joseph Pilates merkezi "güç evi" olarak tanımlamıştır. Güç evini doğru kullanmayı öğrenmek postürü düzeltmekte, omurgayı stabilize etmekte ve hareketin kalitesini arttırmakadır. Merkez, lumbopelvik bileşkeden oluşmaktadır. Merkezleme, sırtı korumak, bütün hareketleri ve uygun durum sağlamak için kasların düzgün bir şekilde yönlendirilmesini içermektedir. Bu, Pilates'in odaklanma noktasıdır. Güçlü bir merkez vücudun güç kaynağıdır. Hareketlerde bel düzgünlüğüne dikkat edilmektedir. Belde uygun olmayan yüklenmelere izin verilmemektedir. Nefesi verirken, karnı içeri çekmeye odaklanan kişilerde aktif tranversus abdominus kasılması sağlanarak, gövde kassal bir korse ile desteklenmiş olmaktadır. Özellikle yatan hastalarda, uygun olmayan yatış pozisyonları nedeniyle yatak içinde yığılma sık görülmektedir. Kassal korsenin oluşturulması, gövdenin uygun pozisyonda stabilizasyonuna katkıda bulunmaktadır.



Akıcılık


Hareketler belirli bir ritimle yapılmaktadır. Hareketlerin arasında keskin bitişler yoktur. Esnek geçişler bulunmaktadır. Pilates egzersizleri, duraksamadan, devamlılığı sağlanarak yapılmalıdır. Vücud ortalandığı zaman ve egzersize konsantre olunduğunda bütün hareketlerin düzgün bir şekilde merkezden akışı sağlanacaktır. Ritim olarak ne çok yavaş ne çok hızlı bir frekans tutturulmalıdır.



Duyarlılık



Prensiplerz bir araya geldikçe akıl ve hareketler de bir araya gelir ve dengeli bir vücut oluştururlar. Duyarlılık zor egzersizlerin kolay görünmesini sağlamaktadır. Efor göstermeden bir aşamadan diğer aşamaya geçme sırasında duyarlılık harekete zarafet katmaktadır. Pilates'e göre düzgün bir şekilde yapıldığı zaman ve bilinçaltının reaksiyon noktasına ulaşıldığında bu egzersizler rutin aktivitelerde zarafet ve dengeyi yansıtmaktadır.



Nefes Alma



Nefes alıp verme, Pilates antrenmanının anahtar elementlerinden biridir. Omurganın ve ekstremitelerin sabit ve hareketli olmasını kolaylaştırmaktadır. Solunum her harekete eşlik etmektedir. Genelde kişi vücut düzgünlüğünü koruma yönünden hareketlerin zor evresinde nefes verir, kolay evresinde nefes alır, ancak bu nefes döngüsü katı bir kural değildir, bazı hareketlerde değişebilmektedir. Pilates uygun solunumun gerekliliğini vurgulamıştır. Pilates kanın oksijenlenmesi ve atıklarından arınmasının en etkili yolunun alt torakal bölgeye tam bir nefes alma ve verme ile mümkün olacağını düşünmüştür. Pilates, bunun aynı zamanda etkili bir solunum için önemli olan akciğerlerin tam ekspansiyonu ve kontraksiyonuna izin verdiğini düşünmektedir. Nefes merkezin güçlenmesine yardımcı olmaktadır. Her egzersizin bütünlüğünün korunmasını ve baskı döngüsünün kırılmasını, işlem sırasında rahatlamayı sağlamaktadır. Etkileyici bir araştırmaya göre nefes alma teknikleri kalp rahatsızlıkları ve yüksek kan basıncı gibi çeşitli sağlık sorunlarından kurtulmaya yardımcı olmaktadır


Kaynak; http://zehirlenme.blogspot.com

Pilates Hakkinda Bilgiler

Pilates Hakkında Bilgiler



Pilates, vücudu forma sokmak, esnekliği artırmak, dengeyi ve koordinasyonu geliştirmek, akıl ve vücud arasında çözümleme sağlamak için yer egzersizlerini kullandığı gibi direnç sağlamak için ekipmanların da kullanıldığı, bir fıtness rejimidir



Pilates daha çok kadınlar arasında popülerdir . Pilates düşük kas konsantrasyonunun etkisiyle oluşan bir seridir. Yapılan egzersizler, zincirleme şekilde vücudun merkezinde olur. Pilates egzersizi diğer aerobik ve dans egzersizlerine göre daha az şiddette bir egzersiz olmasına rağmen sağlıklı bir vücut için oldukça önemli bir yere sahiptir. Kalp hastalıkları riskini azaltmakta, osteoporozu önlemekte, vücudu güzel bir şekle sokmakta, denge ve esnekliği geliştirmektedir.


Pilates'in bilgilendirmesine göre, 10 seans sonunda farklılık hissedilmeye başlanır, 20 seans sonunda farklılık gözle görülür ve 30 seans sonunda ise tamamen yeni bir vücuda sahip olunur. Pilates aerobik bir egzersiz olmasının yanında fizik tedavi alanında da kullanılmaktadır.



Pilates düşük etkili esneklik ve kas direnç egzersiz serilerinden oluşmaktadır. Egzersizler kendi içinde ilerleme özelliğine sahiptir. Pilates egzersizleri ülkemizdeki fizyoterapistlerin son yıllarda ilgisini çekmesine rağmen Pilates yöntemi yaklaşık yüzyıl önce Almanya'da ortaya çıkmıştır. Bu egzersizler, Joseph Humbertus Pilates (1880-1967) tarafından geliştirilmiştir. Pilates, çocukluğunda astım, rikets ve romatizmal ateşten dolayı güçsüzleşen vücudunu daha güçlü hale getirmek için egzersiz yapmaya başlamıştır. İlk önce vücut geliştirme amacıyla egzersiz yapmaya başlayan Pilates, daha sonra doğu ve batı felsefelerini birleştiren egzersiz yöntemlerini denemiştir. Daha çok bedenin ve zihnin uyumu ile ilgilenmiştir. Zamanla “kontrol etme sanatı” adını verdiği bir egzersiz sistemi geliştirmiştir. “Düşünce vücudu yönetir” sloganını benimseyerek yaşamını bu egzersiz modelini yaymaya adamıştır.


Özellikle hasta eğitiminin içinde olduğu, akıl ve bedeni bir bütün olarak ele alan egzersiz yöntemleri dikkat çekmektedir. Akıl-beden (mind-body) bütünlüğünü sağlayan egzersizlerde temel görüş düşüncelerin, duyguların, tavır ve davranışların fiziksel fonksiyonu etkilediği yönündedir. Bu yöntemlerde kişi, vücudunu kontrol etmeyi, gerektiğinde gevşemeyi ve postürünü düzeltmeyi öğrenmekte ve bunu yaşamı boyunca sürdürebilmektedir. Birçok fıtness programı egzersizlerin yüzeysel yanıyla, dış görünüşteki sonucuyla ilgilidir. Pilates ise daha derindeki, içteki yapıyı güçlendirmeye çalışmaktadır. Egzersizler bedene yapısal bir destek sağlamak için hatalı vücut duruşlarını düzeltmek üzerine tasarlanmıştır.



Kaynak; http://zehirlenme.blogspot.com

Atorejenik Dislipidemi Nedir

Atorejenik Dislipidemi Nedir



Yüksek trigliserid düzeyi (150 mg/dl), düşük HDL kolesterol düzeyi (kadında 50 mg/dl, erkekte 40 mg/dl ) ve artmış küçük yoğun LDL partikülleri ile karakterize edilmektedir. Bu sendromda total non- HDL kolesterol düzeyi yükselmiş olup, sıklıkla gerçekte LDL kolesterol düzeyi anlamlı olarak artmamıştır.


Yağ dokusunda ortaya çıkan serbest yağ asitleri karaciğere gelişi artarsa, karaciğerde trigliseridden zengin çok düşük dansiteli lipoprotein (VLDL) yapımı da artar. Fizyolojik şartlarda insülin VLDL'nin sistemik dolaşıma geçmesini önlemektedir. Bu cevap kısmen insülinin apo B nin parçalanması üzerine olan etkisindendir. insülin aynı zamanda lipojeniktir, trigliserid yapımı ile ilgili birçok genlerin enzim aktivitesini irarttırmaktadır . Ayrıca insülin lipoprotein lipaz enzimini de inhibe etmektedir insülin direnci durumunda abdominal yağ gluteal ve femoral yağdan daha aktifdir ve lipolizi stimüle eden adrenerjik agonistlere daha hassastır. Ayrıca omental yağ insülinin antilipolitik etkisine derialtı yağ dokusundan daha az hassastır. Bu nedenle yağ doksundan salınan serbest yağ asidi miktarı artmaktadır. Her iki şekilde açığa çıkan serbest yağ asitlerinin az bir kısmı hemen yağ hücresinde tutulur ve tekrar esterifıye olarak trigliserid haline dönüştürülmektedir. Büyük bir kısmı da albümine bağlanarak sistemik dolaşıma girmektedir. Dolaşımdaki serbest yağ asitlerinin bir kısmı iskelet kasları tarafından alınarak az bir kısmı enerji kaynağı olarak kullanılmakta, büyük bir kısımda kasta yağ olarak depolanmaktadır. İskelet kasında yağ toplanması insülin direncine neden olduğundan glukoz alımı önlenir. Yine dolaşımdaki serbest yağ asitlerinin bir kısmı karaciğer tarafından alınarak, bir kısmı oksidasyona uğrayarak enerji haline dönüşerek, bir kısmı da VLDL partiküllerine dönüştürülerek dolaşıma verilmektedir.



insülin direnci durumunda, insülin lipolizi arttıran lipoprotein lipaz enzimini yeteri kadar suprese edemediğinden abdominal yağ hücrelerinden serbest yağ asidi salınımını da engelleyememektedir. Her iki şekilde açığa çıkan serbest yağ asitleri, hem karaciğerde VLDL sentezinin ve sekresyonunun artmasına, hem de karaciğerde yağ toplanmasına neden olmaktadır. Böylece plazma VLDL ve LDL kolesterol düzeyleri yükselmektedir



Atorejenik dislipidemi gelişmesindeki anahtar faktör, obezitede hepatik lipaz aktivitesinin artmasıdır. Hepatik lipaz HDL kolesterol partikülünü parçalamakta ve kanda düzeyini düşürmektedir.



Diğer bir majör lipoprotein bozukluğu HDL kolesteroldeki düşüklüktür. Bu azalma HDL yapı ve metabolizmasındaki değişikliktendir. Karaciğerde artmış serbest yağ asidi stimülasyonu ile trigliseridden zengin VLDL yapımı artar. Lipoprotein çekirdeğinde trigliserid artarken kolesteril ester azalmasından dolayı HDL içindeki kolesterol azalır. Trigliseridden zengin HDL ve LDL oluşur. HDL ve LDL partiküllerinin trigliseridden zengin muhtevaları metabolizmalarını değiştirir. Bu HDL 1er çabuk hidrolize olur ve düzeyleri düşer. Ayrıca lipoprotein yapısındaki bu değişiklik HDL nin dolaşımdan



klirensinide arttırır Trigliseridden zengin LDL partikülleri lipolize maruz kalarak küçük yoğun LDL partiküllerini oluşturur. Meydana gelen dislipidemi birhayli atorejeniktir ve insülin direnci olan bireylerde kardiyovasküler riski arttırmaktadır.



Küçük yoğun LDL, LDL den daha atorej eniktir. Çünkü;



1-Endotel için toksiktir,


2-Küçük olduğu için endotelden rahat geçer,


3-Glukozaminoglikanlara iyi yapışır,


4-Oksidasyona hassastır,


5-Monositten oluşan makrofajlar üzerindeki çöpçü reseptörlere seçici olarak


Kaynak; http://zehirlenme.blogspot.com