Opiyat Bagimliligi

Opiyat Bağımlılığı


Madde bağımlılığının başlıca iki yönü vardır; psişik ve fiziksel yönler. Psişik (psikolojik) yön; maddenin pozitif pekiştiri yapmasına bağlıdır. Kişide maddeyi almaya devam etme arzusu (craving) vardır. Madde alma özlemi kişiyi şiddetli bir madde arama davranışına iter. Madde alımının kontrolü ile ilişkili irade kaybolmuştur. Madde kişiyi kontrol eder hale gelmiştir. Psişik bağımlılığın derecesi kişiye ve maddeye bağlı olarak farklılık gösterir. Fiziksel (fizyolojik) yön de psişik yönden süre ve şiddet olarak bağımsız ama genellikle psişik yöne eşlik eden bir durumdur. Maddenin belirli bir süre vücutta bulunmasına bağlı olarak SSS’deki; nöronlar, reseptörler ve reseptör sonrası olaylarda meydana gelen adaptif değişiklikler sonucu oluşur. Fiziksel komponent aslında bir nöroadaptasyon durumudur. Madde kesilmediği sürece belirti vermez ve fark edilemez. Bu adaptasyon maddeye yanıt niteliğinde olduğu için kontradaptasyon olarak da adlandırılır. Bağımlılık yapıcı maddeler agonist niteliğindedir. Agonist etki ve kontra-adaptif değişiklikler birbirini dengeler ve yeni bir homeostaz oluşur (Sağlam ve ark. 2003).
Opiyat bağımlılığı, opiyat maddelerini uzun süre olarak, tıbbi bir neden olmadan ya da opiyat tedavisini gerektiren tıbbi bir neden olsa bile gereğinden çok daha yüksek ölçülerde kendi kendine almadan duramamaktır (kompulsif davranış). Opiyat bağımlılığı olan kişiler günlük etkinliklerini, bu maddeyi bulmaya ve kullanmaya göre ayarlarlar. Opiyatlar genellikle yasa dışı yollarla elde edilirler (Köroğlu 2009).