Dunyada Besin Alerjisi

Dünyada Besin Alerjisi

Besin alerjileri en sık olarak 0-3 yaş grubunda görülmektedir. Bu yaş grubunda en sık olarak inek sütü, yumurta beyazı, soya alerjisi görülmektedir. Genç yetişkinlik ve erişkin yaş grubunda en sık görülen besinler farklı olup en sık sorumlu besinler arasında fıstık, fındık ve balık yer almaktadır. Tüm ülkelerde en sık besin- alerjisi etkeni olarak yumurta ve süt saptanmaktadır. Ancak coğrafi ve kültürel faktörlere ve beslenme alışkanlıklarına bağlı olarak bazı bölgelerde spesifik alerjilere daha fazla rastlanır ve buna örnek olarak Fransa’da hardal alerjisi, İsrail’de susam alerjis] ve Hong Kong’ta arı sütü alerjisi verilebi. 1991-1994 yılları arasında Avrupa’nın 15 ülkesinden 34 merkezin katılımı ile gerçekleştirilen ve ülkelerarası astım prevalansını karşılaştırmayı amaçlayan ECRHS araştırmasında 20-44 yaş arası 17.280 kişinin besin ile olan semptomları da değerlendirilmiştir. Bu populasyonun %12,2’si herhangi bir gıda ile tekrarlayan tarzda şikayet yaşadığını belirtmiştir. Sorunlara yol açan gıdalar arasında çikolata(%4,8), elma ve fındık(ikisi için de %4,7), çilek(%4,6), portakal ve domates(ikisi de %3,0), karides ve yumurta(ikisi için de %2,8), istiridye(%2,3), balık(%2,2) ve 76 başka besin belirtilmiştir[10]. Roberto ve ark.[6] yaptığı derlemeye göre çalışmalar arası heterojenite bulunmakla beraber tüm yaş gruplarında herhangi bir besin için bildirilmiş besin alerjisi prevalansı %3-35, süt için %1,2-17, yumurta ve balık için %0-2, kabuklu deniz ürünleri için %0-10, semptomatik bireylerde deri testleri veya spesifik IgE ile duyarlanma herhangi bir besin için %2-5, süt için %0-2, yumurta için %0,5-2,5, yerfıstığı için %0,5-2,5, balık için <%0,5, kabuklu deniz ürünleri için %0-1,4 olarak bildirilmiştir. Oral provokasyon testleri ile besin alerjisi prevalansı herhangi bir gıda için %1-10,8, süt için %0-3, yumurta için %0-1,7, yerfıstığı için %1,5-1,6 olarak bulunmuş, ancak hiç balık ve kabuklu deniz ürünleri alerjisi saptanmamıştır.
Zuidmeer ve ark. yazdığı derlemeye göre çocukluk yaş grubunda tespit edilen besin alerjisi prevalansı kullanılan metodolojiye ve değerlendirilen yaş grubuna göre değişkenlik göstermekle beraber, okul öncesi yaş grubunda ağaçta yetişen kabuklu yemişler için sensitizasyon sıklığı %0,02-0,7 iken, meyve, sebze ve ağaçta yetişen kabuklu yemişler için saptanan bildirilmiş besin alerjisi sıklıkları %2,2-11,5, %0,7-3,3 ve %0,03- 0,2’dir.
Venter ve ark. Isle of Wight adasında(İngiltere) prospektif olarak 969 bebekten oluşan 2001-2002 doğum kohortunu izlemiştir ve ilk üç yıllık izlemde ebeveyn tarafından bildirilmiş besin alerjisi prevalansı %33.7 iken, besin alerjeni ile kümülatif sensitizasyon prevalansı %5,3, klinik hikaye ve çift kör plasebo kontrollü provokasyon testi(ÇKPKPT) dayalı besin alerjisi prevalansı %5 olarak tespit edilmiştir. En sık alerjenik gıdalar olarak inek sütü, yumurta ve fıstık saptanmıştır.
Ülkeden ülkeye besin alerjisi prevalansı ve sorumlu ajanlar değişkenlik göstermektedir, bu farklılıklar epidemiyolojik çalışmalarda besin alerjisi tanımının standart olmamasından ve prevalans saptamasında farklı yöntemlerin kullanılmasından, ülkeler arası alerjen ile duyarlanma yaşının ve yolunun(deri veya oral) farklı oluşundan, farklı beslenme alışkanlıklarından, coğrafi ve kültürel farklılıklardan dolayı olduğu düşünülmektedir. ECRHS çalışmasına katılan ülkeler bildirilmiş besin alerjisi/intoleransı prevalansı açısından karşılaştırıldığında, Avustralya’da (%19,1) en yüksek, İspanya’da (%4,6) en düşük oranlara ulaşılmıştır. Ülkelerarası farklar irdelendiğinde, İsrail’de susam alerjisi tanısının ortalama bir yaş civarında konulduğu, prevalansının 0-2 yaş grubunda %0,18 olup anafilaksi etkeni olarak sütten sonra ikinci sırada yer aldığı bildirilmektedir. Aynı çalışmada yerfıstığı alerjisi prevalansı %0,04 olarak bulunmuştur. Bunun tersine, İngiltere’de 0-4 yaş grubunda kümülatif yerfıstığı sensitizasyon prevalansı(DPT ile) %1,2 olarak bulunmuş, ve başka çalışmalar ile benzer oranlar elde edilmiştir. İngiltere ve diğer Avrupa ülkelerinde, Kuzey Amerika’da daha erken yaşta yerfıstığı alerjisi tanısının konulması, prevalansının diğer ülkelere göre yüksek bulunması ve anafilaksi etkenleri arasında önemli yere sahip olması yerfıstığının yaygın olarak tüketilmesi, hamile kadınların bu gıdayı tüketmesi ile fetusun in utero sensitizasyonu, erken yaşta diyete dahil edilmesi gibi etkenlere bağlı olduğu tartışılmaktadır. İsrail’de ise yerfıstığı alerjisi prevalansının göreceli olarak düşük bulunmasının diyete erken yaşta yerfıstığı yerine tahin ve helvanın dahil edilmesi ile ilişkili olduğu speküle edilmektedir.