Bisinosis Nedir

Bisinosis Nedir

Pamuk, keten ve kenevir tozlarının inhalasyonu ile oluşan bir pnömo-konyosistir. Toz inhalasyonu yoğunlaştıkça hastalık oranı ve ciddiliği artar. Hastalığın ilginç bir patogenesi vardır; sağlıklı bir insan pamuk, keten ve kene­vir tozlarını inhale ettiği zaman hemen hastalık oluşmaz. Uzun bir süre çalış­tıktan sonra ciddi bir öksürük, göğüste sıkışma hissi, hırıltı ve efor dispnesi husule gelir. Astmaya benzeyen bu belirtiler hafta tatili bitip pazartesi işe baş­layınca oluşur. Genellikle haftanın diğer günlerinde kaybolur. Bu nedenle bu hastalığa "pazartesi ateşi" adı da verilir.

Patolojik incelemede kronik bronşit ve uzun süre hasta olanlarda amfizem bulguları izlenir. Hastalığın tekstil tozlarında bulunan bazı maddelere karşı allerjik reaksiyonla ilgisi vardır. Hasta çalışma yerinden uzaklaşınca hastalık belirtileri kaybolur.

Ekstrinsik Alerjik Alveolitis

(Hipersensitive Pnömonitisi)

Çiftçi Akciğeri


Organik tozlarda bulunan spesifik antijenlerin inhale edilmesiyle alveollerde oluşan allerjik hastalıklara "ekstrinsik allerjik alveolitis" veya "hipersesitive pnömonitisi" adı verilmektedir.

Çiftçi akciğeri

Ekstrinsik allerjik alveolitise sebep olan bir hastalıkdır.

Küflü saman veya diğer küflü nebat tozlarının inhalasyonu ile oluşan bir akciğer hastalığıdır. Hastalık nemli ve küflü saman ve diğer nebatta bulu­nan termofilik bazı aktinomikoz antijenlerinin inhalasyonu ile oluşur.

Patoloji

Akciğer lezyonlarınm topografik yayılışı bronkopnömoniye benzer. Alveol kapillerinde akut vaskülitis, fibrin, nötrofıl, eozinofîl ve monosit löko-sit infıltrasyonu vardır. Bu lezyonların ortasında obstrüktif bronşiyolitis geliş­miştir. Hastalığın bu akut döneminden sonra kazeifıye olmayan granuloma ve interstisiyel pnömonitis gelişir. Hastalık giderek artan fıbrosis, pnömonitis ve amfızem karışımı bir doku değişikliği gösterir.

Klinik belirtiler

Genellikle akut ve kronik olmak üzere iki grup klinik belirtiyle karşı­laşılır. Akut belirtiler antijenlerin inhalasyonundan 4-8 saat sonra dispne, öksürük, halsizlik, titreme, ateş ve bazan hemoptizi ile izlenir. Daha çok görü­len kronik formada hastalık sinsi bir gidiş gösterir, giderek ilerleyen dispne, öksürük, zayıflama, titreme, ateş, halsizlik ve ağrı gibi lokal ve sistemik belirtiler vardır. Klinik belirtilerin önemine karşın, oskültasyonda ancak seyrek krepitan railer duyulur. Özellikle özgeçmişinde allerji olan hastaların bazıla­rında klinik belirtiler "astma bronşitine" benzer. Antijen inhalasyonunun tekrarı akut ve subkronik belirtilerin ve akciğerde fıbrosis'in artmasına sebep olur. Hastalık tanısında küflü samanda çalışma hikâyesi önemlidir. Bu hasta­ların serumunda presipitinler vardır. Hasta serumu termofil aktinomikoz anti-jenleriyle karşılaştınlırsa presipitinlerin varlığı anlaşılır.

Radyolojik bulgular

Hastalığın akut döneminde akciğer radyografisi her iki akciğerde granüler veya nodüler bir yayılma gösterir. Tabanlar ve apekslerde lezyonlar yok denecek kadar azdır. Bazı lezyonlar sarkoidozda görülen kar parçalarına benzerler. Ancak çiftçi akciğerinde hilus veya mediasten lenfadenopatisi gö­rülmez. Hasta antijenlerin bulunduğu yerden uzaklaşırsa akciğer radyografisi normale döner. Antijen inhalasy onuna devam eden hastaların akciğer radyo­grafisinde nodüler lezyonların yerini yaygın kaba retiküler bir infiltrasyon (interstisiyel fıbrosis) alır ve amfızem değişimi izlenir.

Akciğer fonksiyon testleri

Özellikle difüzyon kapasitesi azalır. Bundan başka vital kapasite, eks-pirasyon hava akımlarında azalma izlenir. Bazı vakalarda obstrüktif fonksiyon anormalliği gelişebilir. Akciğer radyografisinde görülen anormallikler kaybo­lunca solunum fonksiyonları normale döner.

Tedavisi

Samanların iyice kurutulması ve depo edilen yerlerin iyice hava­landırılması gerekir. Allerjik hastalar uyarılmalı ve hastalık geçirmiş olanlar başka işlerde çalışmalıdır. Bu amaç için yapılan maskelerin kullanılmasiyle antijenli toz inhalasyonu önemli sayıda azalır. Akut ve subakut hastalarda streoid tedavisiyle çok kez iyi bir sonuç sağlanır.