Gogus Kanseri Tedavisi Sonrasi

Göğüs Kanseri Tedavisi Sonrası Süreci

Tedavi sürecinde nasıl bir yol izlenir? Diyelim bir hasta size geldi, tanı konuldu; meme kanseri. Bundan sonraki süreçler nelerdir? Mesela önce ilaç tedavisi, iyileşme görül­mediği takdirde ameliyat, ameliyat sonrası ışın tedavisi vs. gibi?

Özellikle erken dönemde yakalanmış meme kanserle­rinde öncelikli tedavi seçeneği cerrahidir. Eğer cerrahiye uygunsa, yani 5 cm.'den küçük, vücudun başka yerlerine sıçramamış bir kanserse, öncelikle ameliyat edilir. Eğer kit­le 5 cm.'den büyükse, öncelikle kemoterapi uygulanarak kitlenin küçülmesi sağlanabilir. Kule ameliyat edilebilecek boyutlara getirildiğinde, yani 5 cm.'nin altına indirildiğin­de cerrahi uygulanır. Sonrasında ameliyatta alınan örnek­lerin sonuçlarına bakarak, gerektiğinde tekrar kemoterapi uygulanabilir.

Ayrıca dörtten fazla koltuk altı lenf düğümü tutulu­mu varsa, radyoterapi uygulanır. Son olarak alınan par­çadaki hormon reseptörlerinin durumuna bakarak hor­mon tedavisi (tamoksifen vd.) planlanır. Bazı durumlar­da da nüksleri önlemek için yumurtalıkların da alınması gerekebiliyor.

En temel tedavi seçeneklerini şöyle formülize edebiliriz:
Önce cerrahi, sonra gerekiyorsa kemoterapi + radyote­rapi + hormonoterapi (en sık uygulanan seçenek),
Önce kemoterapi, sonra cerrahi, sonra gerekiyorsa yi­ne kemoterapi + radyoterapi + hormonoterapi,
Sadece cerrahi,
Sadece kemoterapi.
Ameliyattan sonra tedaviye kaç yıl devam ediliyor?
Ameliyattan sonra tedaviye mutlaka devam ediliyor. Ancak bu aşamada hangi tedavilerin verileceği ameliyat­tan sonra çıkan patoloji raporuna göre planlanıyor. Genel­likle ilaç ve ışın tedavisi ameliyattan altı ay sonra tamam­lanıyor, ama hormon tedavisi verilecekse bu süre ortalama beş yıldır.

İlaç ve ışın tedavisi bitti, sonra ne oluyor?
Eğer verilmesi gerekiyorsa, hormon ilacı takviyesi ile hasta takibe alınıyor bu aşamadan sonra. Takip protokolü üzerinde dünya çapında tam bir fikir birliği olmamakla birlikte, her ülkenin kendine has yaklaşımları var. Örneğin Türkiye'de yapılan ulusal uzlaşı çalışmalarına göre klinik olarak hastanın ilk üç yıl boyunca üç ayda bir, sonraki iki yılda altı ayda bir ve beşinci yıldan sonra da yılda bir ara­lıklarla takibi uygun bulunmakta.

Tabii bu standart bir formül değil. Her hastaya ve has­talığın aşamasına göre küçük değişiklikler gösterebiliyor.

Ameliyat sonrasında mamografisi isteniliyor mu?
Ameliyat sonrasında bir yıl geçtikten sonra diğer me­menin mamografik takipleri yıllık olarak yapılmaya de­vam ediliyor. Ancak eğer "meme koruyucu ameliyat" ya­pılmışsa, ameliyattan kısa bir süre sonra tümörün çıkarıldığı meme, mamografik olarak kontrol ediliyor. Burada amaç, kitlenin tamamen çıkarılıp-çıkarılmadığını araştır­mak. Eğer herhangi bir sorun yoksa yine diğer meme ile birlikte yıllık olağan mamografik kontrollere devam edili­yor.

Kemik ve meme sintigrafisi nedir? Ne kadar sıklıkta is­tenilir?
Sintigrafi, özel bazı radyoaktif maddelerin damar içine verilerek, ilgili organların görüntülenmesini sağlayan bir nükleer tıp uygulamasıdır. Bu uygulama genel cerrahi pra­tiğinde guatr için sıklıkla uygulanır. Meme sintigrafisi de memeye yönelik olarak yapılan bir tarama yöntemidir. Her ne kadar bazı araştırmalar mamografiye destek ola­rak tarama amaçlı kullanılabileceğini gösterse de pratikte çok fazla tercih edilmeyen bir yöntemdir.

Kemik sintigrafisi ise çoğunlukla kemiğe sıçrama şüp­hesi olduğunda istenen bir uygulamadır. Ancak kansere bağlı problemlerle normal kemik erimesi veya kırığa bağlı problemleri ayırt etmede çok başarılı olmadığın­dan, geleneksel kemik filmleri ile birlikte kullanılma eği­limi vardır.
Özetle her iki yöntem de meme kanserinde standart uygulamalar değildir. Gerektiğinde ve diğer tetkiklerle des­teklenerek uygulanırlar.

Terleme miktarının meme kanseri ile bir ilgisi var mı­dır?
Bilindiği kadarıyla terleme ile meme kanseri arasında herhangi bir ilişki yoktur.
Meme kanserinin gelişme hızı nedir? Ne kadar zaman­da müdahale edilmeli?

Normalde memedeki bir kitlenin elle fark edilmesi için ortalama 1 cm.'lik çapa ulaşması gerekiyor. Meme kanse­rinin tek bir kanser hücresinden 1 santimlik çapa ulaşması için geçen zaman, kanser hücrelerinin özelliğine göre, beş ile sekiz yıl arasında değişmekte.

Dolayısıyla meme kanseri elle fark edildiğinde, aslında başlangıçtan itibaren beş-sekiz yıllık bir süre geçmiştir. Ta­bii mamografi ile henüz ele gelmeyen kitleleri bile belli bir büyüklükte saptamak mümkün olduğundan, burada yıllık olağan tarama yapılmasının önemi hepten ortaya çıkıyor.
Buradan yola çıkarak meme kanseri saptandığında, mümkün olan en kısa sürede müdahale etmek gerektiği açıkça ortaya çıkıyor. Bu sürenin ameliyat öncesi değerlen­dirmeler ve hazırlıklar ile birlikte iki haftayı geçmemesin­de büyük fayda var.

Meme kanserinin tekrarlama riski nedir? Diyelim me­me ameliyatı gerçekleşti, bunun üzerinden ne kadar za­man geçerse tekrarlar? Tekrarlama riskinin görülme sıklığı nedir?
Meme kanserinin en sık tekrarlama olasılığı, ilk iki yıl içerisindedir. Bu nedenle de ameliyattan sonraki ilk iki yıl takip süreleri çok daha sık iken, ikinci yıldan itibaren ge­nellikle herhangi bir kadın gibi yıllık takiplere alınırlar. Tekrarlama olasılığı genel olarak yüzde 10 ile 13 arasında­dır.

Meme kanseri tedavi edildi ve belli bir süre de kontrol­lerine devam edildi. Ne zaman gebe kalabilir? Bu konuda herhangi bir sınırlandırma var mı?
Aslında bu konu oldukça kritik; özellikle meme kanseri geçiren kadın genç ve doğum yapmamışsa, gebelik önem kazanıyor. Bu konuda tam bir fikir birliği olmamakla birlikte, tedavinin bitiminden sonra gebelik için iki sene bek­lenmesi ideal bir süre gibi görülüyor. Çünkü ilk iki yıl me­me kanserinin en sık tekrarlandığı zamandır. Bu süreden sonra meme kanserinin tekrarlama riski gerilediği için ge­be kalmak daha uygun olacaktır.

Ayrıca yapılan araştırmalarda gebe kalmanın meme kanserini tetiklemediği sonucuna varılmış. Bu nedenle me­me kanseri tedavisinden en az iki sene sonra gebe kalın­masında sakınca yok.