Hipertansiyon ve Kalp Hastaligi

Hipertansiyon ve Kalp Hastalığı

Hemen tansiyonla ilgili sormak istiyorum. Tansiyon yüksekliği vücudumuzda ilk olarak kalbimizi mi etkiliyor?
İlk olarak damarları sonra kalbi etkiliyor. Tansiyon yüksekliği başlıca iki organda hastalık yapar. Biri kalpte, diğeri de beyinde. Tansiyon yüksekliği bütün damarlarda sertleşmeye, sonucunda da kalp krizi, kalp yetersizliği ve inmeye sebep olur.

Her tansiyon hastası, kalp hastası olur mu?

Riski çok artar. Özellikle tedavi edilmiyorsa ve tansiyo­nu çok yüksekse, kalp hastası olma ihtimali çok yüksektir, ama tansiyon yüksekliği çok hafifse, başka risk faktörleri yoksa bu risk çok daha düşük olur. Hep vurguladığım gibi toplam risk, tansiyon yüksekliğine eşlik eden diğer risk faktörleri çok önemli. Tansiyon, tedaviyle normal değer­lerde tutuluyorsa, diğer risk faktörleri de kontrol altınday­sa, kalp hastası olma ihtimali çok azalır.

Yüksek tansiyon Türkiye'de ve dünyada oldukça yay­gın görülen bir hastalık. Hatta çok da sinsi değil mi?
Hipertansiyon çok yaygın bir hastalık. Türkiye'de 30 yaş üzerindeki erişkinlerde hipertansiyon görülme sıklığının er­keklerde yüzde 35, kadınlarda da yüzde 50 olduğunu TEK­HARF çalışması bulgularına dayanarak söyleyebiliriz. Dün­yada da ülkelere göre değişmekle birlikte genellikle bu civar­da seyrediyor. Birçok ülkede 50 yaşın üstündeki kadınların yarısı yüksek tansiyonlu. Hipertansiyonda "yarılar kura­lından söz ediyoruz. Hipertansiyonu olanların yarısı bun­dan haberdar, haberdar olanların yarısı ilaç kullanıyor, ilaç kullananların ise ancak yansında kan basıncı istenen düzey­de. Gördüğünüz gibi tanı ve tedavide çok büyük bir başarı­sızlık var.

Bu başarısızlık, son derece sinsi bir hastalık olmasıyla mı ilgili?

Evet, insanları uzun süreli, hayat boyu sürecek bir te­daviye ikna etmek güç oluyor. Tansiyon yüksekliği çoğu zaman yakınmasız oluyor. Yakınmasız bir hastalıkta ilerisi için insanlara, "İlaçla tedavi olursanız gelecekteki bazı tehlikeleri önleyebilirsiniz" dediğimizde, birçoğunu ikna etmek zor olabiliyor. İlaçların ufak tefek de olsa yan etki­leri var. Bu nedenlerle, tanısı ve tedavisi çok kolay bir has­talık gibi görünmesine rağmen, hipertansiyonda böyle bir başarısızlığımız var.

Peki, tansiyonun yükselmesi gibi düşmesi de sorun ya­ratır mı? Benim tansiyonum hep düşüktür, bunun bana bir zararı var mı?

Düşük tansiyon eğer bir hastalığın sonucu değilse, iyi bir özelliktir. Bir hastalığa bağlı olarak, örneğin bir hor­mon veya kalp hastalığına bağlı olarak tansiyon düşüyor­sa, buna sebep olan durum tedavi edilir. Ama hiçbir hasta­lığın sonucu değilse bu, iyi bir özelliktir. Hatta biz, "İnsanı ayakta tutan en düşük tansiyon, en iyi tansiyondur" deriz. Ancak bu kişilerin kan basınçlarını daha da düşürecek, uzun süreli açlık, su ve tuz kaybı gibi durumlara karşı dik­katli olmaları yerinde olur. Siz de bu önlemleri alırsanız hiçbir sorun yaşamazsınız. Düşük tansiyon bir hastalık de­ğildir.

Düşük tansiyonum için yıllar önce bir doktor bana, "Ölmeyeceksin ama sürüneceksin" demişti. Gerçekten bu doğru mu?

Sürünme deyince, ben bir hastalığı anlıyorum, burada böyle bir durum söz konusu değil. Düşük tansiyon özellik­le genç yaşlarda olur, hani "genç kız tansiyonu" denir ya!

Yaş ilerledikçe insanların çoğunda tansiyon yükselir zaten. Keşke hayat boyunca öyle düşük kalsa!