Obezitenin Tanisi

Obezitenin Tanısı



Ölçüm Yöntemleri



Vücuttaki Yağın Doğrudan Ölçülmesi



a. Vücut dansitesinin hesaplanması: Altın standart” olarak kabul edilmektedir. Farklı dansitede olan yağsız doku ile yağ dokusu, su altı tartımı ile belirlenmektedir. En hassas olan ölçümlerden biri olan su altı ağırlık ölçümü ilk olarak 1942 yılında kullanılmıştır (Öztora, 2005; Sencer ve Orhan, 2005).



b. Toplam vücut suyunun izotop dilüsyon yöntemi ile hesaplanması: Yağ dokusunun su içermemesine dayanmaktadır. H+2, H+3 veya O-18 iyonları ile işaretli su içildikten sonra bunların vücut salgılarındaki yoğunlukları ölçülerek toplam vücut su miktarının bulunması ile hesaplanmaktadır. Yağsız doku kütlesi sabit bir şekilde ortalama % 73.2 oranında su içerdiğinden, hesaplanan toplam vücut suyu 0.732 ile çarpılarak yağsız kütle miktarı bulunmaktadır. Daha sonra hastanın ağırlığından yağsız doku kütle miktarı çıkarılarak total yağ dokusu hesaplanmaktadır (Atar, 2005).



c. Toplam vücut potasyumunun ölçülmesi: Potasyum vücutta yağsız dokuda bulunduğu için potasyum değeri yağsız doku kütlesi hakkında fikir vermektedir (Öztora, 2005).



d. Nötron aktivasyon analizi: Ölçüm yapılacak kişiye hidrojen ölçümü için trityum enjekte edilmekte, kişi gama radyasyonuna maruz bırakılmaktadır. Yansıyan radyasyon spektrumu, ölçülüp analiz edilerek azot (vücut proteinin ölçümü için), hidrojen (vücut suyunun ölçümü için), karbon (yağ ölçümü için) ve kalsiyum (kemik kütlesinin ölçümü için) miktarları belirlenmektedir (Akbulut ve ark., 2007). Doğru sonuçlar vermesine rağmen pahalı oluşu, deneyimli personel gerektirmesi ve radyasyon nedeniyle uygulamadan kaçınılmaktadır (Atar, 2005).



e. Ultrasonografi: Hem normal ağırlıklı hem de obezlerin değerlendirilmesinde kullanılabilir (Atar, 2005). Yüksek frekanslı ses dalgalarının vücuda gönderilerek, farklı doku yüzeylerinden yansımalarının saptanarak değerlendirilmesine dayanan bir yöntemdir (Yetkin, 2008).



f. Bilgisayarlı tomografi: Tüm vücut bileşimi, taranan kesitlerin ara değerinin bulunması ile ölçülmektedir (Akbulut ve ark., 2007). Yağsız doku, yağ dokusu ve kemik arasında kesin ayırım sağlayan bir yöntemdir (Atar, 2005).



g. Manyetik rezonans: Bireyin manyetik alana yerleştirilmesi ve radyo dalgaları ile taranmasıyla uygulanmaktadır (Atar, 2005). Sinyal şiddeti, incelenen dokulardaki su ve yağın derişim ve gevşeme özellikleri tarafından belirlenmektedir. Yağ dokusu, diğer dokulara göre çok daha kısa zamanda gevşemektedir (Akbulut ve ark., 2007).



h. Biyoelektrik impedans analizi: Vücut kompozisyonunun belirlenmesinde biyoelektrik impedans hesaplanması, sahada kullanılan yağsız doku kitlesi ile yağ dokusunun elektriksel geçirgenlik farkına dayanmaktadır. Vücuda zayıf bir elektrik akımı verilerek oluşan direnç ölçülmektedir (Akbulut ve ark., 2005).



ı. Dual Enerji X- ışını absorpsiyometri (DEXA): Kemik mineral içeriğinin saptanması için tasarlanmış olan DEXA yöntemi ile yumuşak doku bileşimi tüm vücut taraması ile ölçülmektedir. İki gama ışınının (6,41ve 11,2 fj) vücut dokuları tarafından tutulması sonucu vücut yağ dokusu, yağsız vücut dokusu ve toplam vücut kemik mineral düzeyi saptanabilmektedir. Vücut bileşiminin saptanmasında en güvenilir yöntemlerden biridir (Memiş, 2004; Akbulut ve ark., 2007).