Tibia Plato Ameliyati Sonrasi Bakim

Ameliyat Sonrası Bakım ve Rehabilitasyon


Kapalı tibia plato kırıklarının açık redüksiyon internal fiksasyonundan sonra 24 saat süreyle antibiyotik tedavisi yapılmalı, tercihen sefalosporin kullanılmalıdır. Açık kırıklarda hem sefalosporin hem de aminoglikozid 48-72 saat süreyle kullanılır. Dren rutin olarak 1-2 gün kullanılır. Hastanın postop bakımına başlamadan önce, çift kondil kırıkları veya kırıklı çıkık içeren tibia plato kırıklarında sıklıkla görülebilen, derin ven trombozunu önleyebilmek için travmadan hemen sonra düşük molekül ağırlıklı heparin kullanmaya başlanmalı ve hasta iyice mobilize olana kadar devam edilmelidir (38,54). Ameliyat sonrası ödemi azaltmak ve yumuşak doku iyileşmesine izin vermek amacı ile ekstremite 3-5 gün uzun bacak atelinde ve elevasyonda tutulur.


Diz rehabilitasyonunda genel olarak kabul edilen temel prensipler şunlardır:


1- Dizin bağ ve kemik bütünlüğü sağlanmış olmalıdır.


2- Rehabilitasyona yaralanma veya cerrahiden hemen sonra başlanmalıdır.


3- Hareket genişliğinin sağlanması ekleme erken hareket verilmelidir.


4- Fonksiyonel egzersizlere önem verilmelidir.


5- Ekstremite üzerine tam yük vermeye, normale yakın eklem hareket genişliği, yürüme ve alt ekstremite kontrolü sağlanıncaya kadar başlanmamalıdır.


6- Yaralanma veya ameliyattan sonra ekstansör mekanizmada ortaya çıkabilecek refleks inhibisyon erken dönemde saptanarak, uygun yaklaşımlarla tedavi edilmelidir.


7- Kuadriseps egzersizleri ile birlikte hamstring kas grubu egzersilerine de önem verilmelidir.


8- Disiplinli bir ekip çalışması ile rehabilitasyona önem verilmeli, ortopedist-fizyoterapist-hasta arasındaki uyumun en üst seviyede olması sağlanmalıdır.


Postop 24-48 saat sonra dreni alınarak izometrik kas egzersizlerine başlanır. Bunun için devamlı pasif hareket cihazı ile 0°-70° arası pasif harekete başlanır. Günde iki kez olmak üzere yirmişer dakika bu cihaz ile çalıştırılır (77). 5-6 gün sonra bağ lezyonu olmayan hastalarda atel çıkartılarak, bağ lezyonu olan hastalarda menteşeli breys içinde aktif ve pasif diz hareketlerine başlanır. Ekleme erken hareket verilmesinin eklem kıkırdağındaki iyileşmeyi hızlandırdığı, adale kas atrofilerini önlediği ve eklem hareket açıklığını koruduğu bilinmektedir.


Hohl ve Delamarter postop uygulanan breysin hem erken hareketi emniyetli kıldığını, hem de geç instabilite ve angulasyonları engellediğini bildirmişlerdir (97). Hohl ve Grausevvitz tespitin 2 haftadan fazla sürmesinin eklem sertliği yaratacağını belirtmişlerdir (98). Fakat Rasmussen postop 12 haftaya kadar alçı tespiti uyguladığı vakalarda başarılı sonuçlar aldığını bildirmiştir (46). Moore ise bağ yaralanmalarına, kırıktan daha çok önem vermiş ve immobilizasyonun 6 hafta sürdürülebileceğini bildirmiştir (47).


Hastalara postop yük verdirilmesi konusunda fikir birliği yoktur. Blokker 6 haftada, Lansinger 12 haftada ve Rasmussen ise 8 haftada yük verdirilmesini önermişlerdir. Greft kullanılan çökme kırıklarında ise, yük verdirilmesinin geciktirilmesi konusunda fikir birliği vardır diyebiliriz. Bu vakalarda erken yük verme çökme ve aks kusurlarına neden olabilmektedir. Bu nedenle 8-12. haftalarda kısmi, 12-16. haftalarda ise tam yük verdirilmesi daha uygun olacaktır. Kırıklardaki kaynama ve konsolidasyonlar takip grafileri ile kontrol edilmeli, radyolojik olarak kaynama görülse bile tam yük vermek için acele edilmemelidir


http://zehirlenme.blogspot.com