Nazometre ve Klinik Kullanim Amaclari

Nazometrenin Klinik Kullanım Amaçları

Flecther (1976) aletsel değerlendirme yaklaşımlarının temel amacının, konuşma üretimleri ile algılanan nazalite puanları arasında tutarlı ölçümler ortaya koymak olduğunu belirtmiştir. Bu aletlerin üretimi sırasındaki hedef, ölçüm prosedürünün karmaşıklığını azaltmak ve evrensel olarak fayda sağlanabilecek puanlama sistemi oluşturmaktır.
Nazometre algısal değerlendirmelerle işitilenin, aletsel değerlendirmelerle görsel hale dönüştürülmesidir. Son derece kolay ve kullanışlı bir sistem oluşturan nazometre bu özelliği nedeniyle kliniklerde oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Nazometrenin kullanılış amaçları aşağıda sıralanmıştır.
1. Pek çok araştırmada da gösterildiği gibi (Dalston ve ark., 1993: Lewis ve Watterson, 2003; Williams ve ark., 1990: Bressman ve ark., 2000) nazometre rezonans bozukluklarını tanılama ve velofarengeal işlevi ortaya koymada son derece kullanışlıdır ve değerlendirme prosedürünün bir parçasıdır.
2.   Sesletim organlarından biri olan velum, konuşma sırasındaki dudak, diş, dil gibi diğer organların sahip olduğu avantaja sahip değildir. Görsel veya taktil olarak hareketini anlamak neredeyse mümkün değildir. Bu sorun özellikle işitme engelli bireylerde sorunlara neden olmaktadır (La pine ve ark., 1992). İşitsel girdi ile yumuşak damağını kaldırması gerektiğini fark edemeyen birey çoğu zaman sesleri nazal olma ve olmama yönünden ayırt edememektedir. Bu nedenle işitme engelli bireylerin rezonans değerlendirmelerinde ve terapilerinde görsel geri dönüt olarak sıklıkla kullanılmaktadır (Tatchell ve ark., 1991; Fletcher ve ark., 1999).
3.   Hiponazalite ve üst hava yolu tıkanıklığı (obstruction) olan bireyleri değerlendirmede kullanılan nazometre, adenoidektomi öncesinde konuşma bozukluğu riski taşıyan bireyler için kullanılmaktadır (Williams ve ark., 1992; Kummer ve ark., 1993; Kummer, 2008).
4.   Nazometre     sıklıkla     cerrahi     operasyon     sonrasında     rezonansı değerlendirmek için kullanılmaktadır (Haarpanen, 1991; Haarpanen ve ark., 1997).
5.   Alanyazında velofarengeal kapanmaya etkisi olduğu iddia edilen çeşitli terapi yaklaşımları vardır. Kısa olan bir yumuşak damağı terapi ile uzatmayı yada ameliyatlarla orta hatta ve uygun konumda birleştirilememiş bir kas grubunu, yine terapilerle bir araya getirebileceklerini düşünen bazı terapistler günümüzde de hala bulunmaktadır. Nazometre bu anlamda da çeşitli terapi programlarından sonra uygulanarak yapılan terapilerin etkiliğine ilişkin bilgi verebilmektedir.
6.   Damak yarığı olan bireylerde veya dizartri gibi motor bozukluğu olan kişilerde gözlenen velofarengeal yetmezliğe ilişkin bir diğer müdahale de protezler olabilmektedir. Nazometre protez uygulamaları sonrasında da etkililiği değerlendirme amaçlı kullanılmaktadır.