Alerjen ve Bagisiklik Sistemi

Alerjenler ve Bağışıklık Sistemi

Peki, buraya kadar anlattıklarımızın alerjiyle ne ilgisi var? Söylediğimiz gibi, bağışıklık sistemi bazen rayından çıkar. Vücutta gördüğü zararsız bir maddeye, örneğin ev hayvanlarının kıl-deri döküntülerine, küf ya da polene (çiçektozu) tehli­keli bir yabancı madde muamelesi yapar. Genellikle tehlikesiz olan bu tür maddeler için alerjen denir. Alerjenler çoğu zaman hayvan ya da bitki proteinleridir.

Bağışıklık sistemi bir alerjen saptadığında, bu davetsiz mi­safire bağlanacak özelleşmiş antikorlar salar. İmmünoglobülin E (IgE) denen bir maddeden yapılan antikorlar daha büyük hücrelerin yüzeyine tutunur. Böylece üç ayrı yapı birbirine ke­netlenmiş olur: Alerjen, IgE tipi antikor ve daha büyük hücre­ler (mast hücresi ve bazofil). Mast hücresi ya da bazofil, dış yüzeyindeki özel reseptörlerde onbinlerce IgE taşıyabilir.

İşin bundan sonrası epey gürültülüdür. Yeterince IgE antiko­ru alerj enlere yapıştığında, mast hücresi ya da bazofil açılır ve yükünü boşaltır. Bu yük başta histaminler olmak üzere öldü­rücü kimyasal madde taneciklerinden oluşur. Histaminler vü­cutta çeşitli tepkileri harekete geçirir. Birinci olarak, akciğerde, mide duvarında ve başka yerlerde bulunan düz kasların kasıl­masına yol açabilir. İkinci olarak, kan damarlarının genişleme­sine, dolayısıyla kanın vücutta daha kolay akmasına neden olur. Son olarak, bağışıklık sistemine özgü kimyasal maddeleri daha fazla içeren sıvının kan dolaşımından hücrelere geçişini kolay­laştırır. Bu olaylar zincirine iltihaplı alerji yanıtı denir.

Vücudun iltihap oluşturması, kötü niyetli istilacılarla sa­vaşta etkili bir yoldur. Ama zararsız antijenlere karşı tümüyle gereksizdir ve yan etkilere yol açmaktan başka işe yaramaz. Bu yan etkilerin bazıları burun akması, kurdeşen (ürtiker) ya da ishal gibi insanı rahatsız etmekten öteye geçmeyen durum­lardır. Bazıları ise son derece tehlikeli olabilir. Astım genellik­le alerjenlerden kaynaklanır. Bir değerlendirmeye göre, astım­lı yetişkinlerin yüzde 50'sinde, astımlı çocukların da yüzde 80'den fazlasında ilişkili bazı alerjik duyarlılıklar vardır. Ki­milerinde polen ya da ev hayvanlarının kıl-deri döküntüleri gi­bi bir alerj eni solunum yoluyla almak, akciğerlerdeki hava geçitlerinin daralmasına, mukus ve iltihap hücreleriyle dolması­na neden olur. Bu gelişme soluk almayı son derece zorlaştırır. Hışıltı ve öksürükle birlikte göğüste müthiş bir sıkışma hissedilir. Astım atakları dakikalar, saatler, hatta günlerce sürebilir ve bu hastalığı çekenler için çok korkutucu bir hal alır.

Anafilaksi denen durum daha da kötü olabilir. Bu durum genellikle bir alerjenle temas anında başlar ve çoğu alerjik tep­kiden farklı olarak bütün vücudu etkiler. Birdenbire kurdeşen dökebilirsiniz. Boğazınız şişebilir, akciğerlerinizdeki hava ge­çitleri kapanabilir ve soluk alamayacak hale gelebilirsiniz. Kalbiniz çırpınmaya, tansiyonunuz düşmeye başlayabilir. Gereken tedavinin yapılmadığı şiddetli anafilaksi vakaları öldü­rücü olabilir.