Karaciger Absesi – Prehepatik Sarilik

Karaciğerle İlgili Komplikasyonlar

Karaciğer abseleri: Batın içi sepsislerin sonucu olarak ortaya çıkar. Portal venin septik trombofile-biti sonucunda karaciğerde multipl, bazen soliter piyojenik abseler oluşur. Hastalarda yüksek ateş, titreme, sağ üst kadranda ağrı, hepatomegali ve duyarlılık, sarılık ve diğer sepsis belirtileri mev­cuttur. Absenin drene edilmesi ile tedavi edilir, multipl veya milier abselerin tedavisi halen güç­tür.

Karaciğer fonksiyonlarında bozukluklar: Genel anestezi altında yapılan ameliyatlardan sonra hafif sarılıktan hayatı tehdit eden karaciğer yetmezliğine kadar değişebilen karaciğer fonksiyon bozuklukla­rı %1 oranında gelişir. Rastlanma sıklığı pankre-atektomi, biliyer by-pass ve portokaval şant ameli­yatlarından sonra daha fazladır.

a) Prehepatik sarılık: Sıklıkla hemoliz ya da hema-tomların rezorbsiyonuna bağlı olarak gelişen bili-rubin yükselmesine bağlıdır. Açlık, malnutrisyon, hepatotoksik ilaçlar ve anestezi postoperatif dö­nemde karaciğerin artan bilirubin yükünü karaci­ğerden salgılama yeteneğini bozan faktörlerdir.

b) Hepatosellüler yetmezlik: Karaciğer hücre nek­rozu, enflamasyon veya geniş karaciğer rezeksi-yonları sonucunda gelişir. Benign postoperatif int-rahepatik kolestaz, uzun süre hipotansiyon geliş­miş veya fazla sayıda kan transfüzyonu yapılmış ameliyatlardan sonra görülen sarılığa denir. Hasta­nın serum alkalen fosfataz seviyesi yüksek, biliru­bin seviyesi % 2 - 20 mg arasında değişmektedir. Sarılık üçüncü haftada açılır.

c) Posthepatik tıkanma: Ameliyat esnasında safra yollarının yaralanması, unutulmuş koledok taşları, tümör obstrüksiyonu veya pankreatite bağlı olarak ortaya çıkar. Postoperatif dönemde ortaya çıkan sa­rılığın karaciğer ultrasonografisi, bilgisayarlı to­mografi, PTK ve ERCP yardımı ile sepsis, mekanik ikter ve akut kolesistit gibi düzeltilebilir bir nedene bağlı olup olmadığı ortaya konulur. Tedavi nedene bağlı olarak değişir.

Kabızlık ve Dışkı Pekişmesi

Kabızlık: Cerrahi girişimlerden sonra sık görü­len bir komplikasyondur. Hastanın operasyonu iz­leyen ilk günlerde ağızdan yeterince beslenememe-si, uzun süre yatakta hareketsiz kalması, barsak pe-ristaltizminin azalmış veya kaybolmuş olması, de-hidratasyon gelişmesi ve yaşlılık kabızlık oluşumu­nu kolaylaştırıcı faktörlerdir. Hasta defekasyona çı­kamadığından ve karında bir şişkinlik olduğundan şikayetçidir. Tedavisinde hafif laksatifler, laksatif lavmanlar, mobilizasyon yeterli olur.
Dışkı pekişmesi: Ameliyatlardan sonra kronik hipomotilite ve rektal dolgunluğu algılama hisinin bozulması sonucunda gelişir. Yaşlılarda daha sık olarak görülür. Megakolon, parapleji gibi predis-pozan hastalığa sahip gençlerde de olabilir. Posto-peratif dönemde opium analjeziklerin ve antikoli-nerjik ilaçların gereğinden fazla kullanımı olayı şiddetlendirir. Tanı rektal tuşede taşlaşmış dışkı kitlesinin palpasyonu ile konur. Tedavi dışkı kitle­sinin lavmanlarla yumuşatılmasını takiben par­makla parçalanarak çıkartılması ile sağlanır.