Dislipidemi Nedir Obezite ve Dislipidemiler

Dislipidemi Nedir, Obezite Dislipidemiler Hakkında

Çocuklarda obezite ve MS prevalansının artması dislipidemili çocuk populasyonunda artışa yol açmaktadır. Dislipideminin çocuk ve adolesanlarda aterosklerotik lezyonların başlaması ve progresyonu ile ilişkili olduğu gösterilmiştir (46). Çocukları erken ve hızlanmış ateroskleroz için risk altında bırakan dislipideminin tespit edilmesi için serum lipid seviyelerinin değerlendirilmeye katılması gerekmektedir. Gençlik döneminde dislipideminin erken fark edilmesi ve kontrol altına alınmasının erişkinlik hayatının başlangıcında KVH riskini azalttığını göstermektedir
Çocuklarda ve adolesanlarda HDL-K dışı kolesterol seviyesi, ateroskleroz varlığının belirgin bir göstergesi olarak tanımlanmıştır. Obezite genellikle hafifçe artmış TK ve LDL-K seviyeleri, orta ile ciddi derece artmış TG seviyesi ve düşük HDL-K seviyesinden oluşan bir dislipidemi tablosu ile ilişkilidir. Çocukluk döneminde en sık gözlenen dislipidemi tablosu budur.
Dislipidemi veya MS komponentlerinden biri olarak kardiovaskuler risk faktörlerinden biri olmasının yanında erişkin dönemde kronik renal yetmezlik gelişiminde ve progresyonunda da önemlidir.
Glovvinska ve ark. (48) obez adölesanların aynı yaşlardaki kontrol gruplarına göre belirgin bir şekilde daha yüksek LDL-K ve TG ve daha düşük HDL-K konsantrasyonlarına sahip olduğunu göstermiştir .
Friedlan ve ark. (47) 8-12 yaşlar arasındaki obez çocukların %52 sinde TK değerlerinin obez olmayanlara göre yüksek olduğunu saptamışlardır.
Obezitede hepatik üretimi aşırı artan dolaşımdaki serbest yağ asitleri tübüler epitel hücrelerini etkileyerek inflamatuar cevabı başlatır (49). Dislipidemi beraberinde glomeruler kapiller endotele zarar verir ve mezangial hücrelerin yanı sıra podositlerde hasara yol açar. Hiperkolesterolemi ve hipertrigliseridemi, podosit yaralanması ile ilişkili mezanjiyal skleroza neden olmaktadır (49). Dislipidemi mezangial hücre proliferasyonuna, artmış mezengial matriks birikimine ve IL-6, trombosit kaynaklı büyüme faktörü (PDGF), TGF-(3, TNF-a salınımı yoluyla böbrek hücrelerinde inflamasyonunun artmasına neden olur. Böbrek üzerine TG den zengin lipoproteinlerin olumsuz etkileri Chang ve ark. tarafından belirtilmiştir (49). Ryu ve ark göre, artmış TG ve düşük HDL-K düzeyleri ile KBY prevalansı arasında anlamlı artış ile ilişkili bulunmuştur