Kayinbiraderle Evlilik

Kayınbiraderle Evlilik

Kocasını kaybeden dul kadının, kocasının erkek kardeşiyle evlenmesi olayıdır. Başka bir deyişle, yenge-kayınbirader evliliğinden oluşan bir tercihli evlilik türüdür.

Ülkemiz geleneksel yaşam biçiminde yaygın olan kayınbiraderle evlilik, kimi yörelerde ayrı şekilde uygulanır. Sözgelimi, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde uygulanması zorunlu töre gücünde bir kural vardır. Bu kurala göre, dul kadın kesinlikle, ölen kocasının ağabeyiyle evlenemez, ancak kocasının küçüğü olan kayınbiraderiyle evlenebilir. İnanca göre, gelin koca evine geldiğinde, kocasının büyük kardeşlerini "ağabey", küçüklerini de adlarıyla seslemiş, çağırmıştır. "Ağabey" dediği büyük kayınbiraderler, gelinin gerçek ağabeyi kabul edileceğinden "nikah düşmez" inancı yaygındır. Ne var ki, ülkemiz batı yörelerinde araştırmamıza konu üç köyden birinde de rastlandığı gibi- böyle bir ayrım söz konusu edilmemektedir9. Dul gelin gerektiğinde kocasının büyük kardeşi "ağabeyi"nle de evlenebilmektedir (Necati Cumalı'nın Susuz Yaz öyküsünde ve aynı isimli filmde de bu konu tüm açıklığıyla görülmektedir).

Bu tür evliliklerde yeni koca, dul kadının çocuklarının hem üvey babası hem de amcaları konumundadır. Böylece çocuklar babasızlık güçlüğü çekmeyecekler, taşınır ve taşınmaz mallar dağıtmayacak, ev sırları dışarıya çıkmayacak, büyük babanın aile üzerindeki otoritesi ve denetimi de devam edecektir. Geleneksel kültürde, kültürel değerler ve beklentiler zaten bu yönde olduğundan, evlilik doğal sayılacak, alışılmışın dışında görülmeyecektir. Ancak kimi öykü, oyun ve türkülere konu olan bu evliliğin, evlilik doğasına ters düşen çelişkileri de vardır. Örneğin, kayınbiraderle evlenmeyi zorlayan yukarıda saydığımız gerekçeler üzerindeki ödünsüz, katı tutum sonucu, dul kadının yabandan biriyle evliliğine izin verilmez. Evde uygun yaşta ve durumda bir kayınbiraderin bulunmadığı durumda dul gelin, çocuğu yaşındaki küçük oğlanla (kayınbiraderle) nikahlanır. Böylesi uçta örneklerin çok olmaması ülkemiz açısından sevindiricidir.